Anne ile oğul mutfakta, masada oturuyorlar. Beraber hazırladıkları elmalı turta fırında, etrafa mis kokularını yayıyor. Anne yazılı soruları hazırlıyor, oğul mırıl mırıl test çözüyor. Baba içerde, oturma odasında kitap okuyor. Ev pırıl pırıl, tertemiz. Havada batmadan son ışıltılarını yayan güneşin kızıllığı... Sessizlik, dinginlik, huzur... Anne kendini bir film karesinde zannediyor. Romantik komedi tadında yumuşak, hoş bir film.
28 Ekim Pazar, saat 5:30 civarı :
Yarım saat kadar önce gelen komşu çocuğunun sesini duyar duymaz test kitabını fırlatıp atan oğul, arkadaşıyla ortalığı birbirine katarak oyun oynuyor. Artık o tertemiz evden eser yok, her taraf dağılmış. Çıkardıkları korkunç gürültü de cabası. Pişen turtadan bir tabağa koyup karşı komşuya da ikram etmek gibi iyi niyetlerle dolu olan anne kuryelik için oğulu seçerek ne büyük bir hata yaptığını ne yazık ki çok geç anlamış. Çünkü kuduruk, elindeki tabağı nasıl tuttuğundan bihaber oğul, turtaları kapının önüne boca etmiş. Anne ha gayret yerleri temizliyor. Baba işin kolayını bulmuş, yaygaradan kaçmak için çoktan evden firar etmiş. Evet,anne kendini hala bir film karesinde zannediyor ama artık daha çok bir gerilim filmi.
:(( off resim çok fena gercekten
YanıtlaSilBu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSil:)))
YanıtlaSilaksiyonu bol bir pazar olmuş....