21 Mart 2010 Pazar

Balonlar Baloncuklar


Deniz'in hastalığından mütevellit bu güzelim baharın güzelim haftasonunu evde geçirmek zorunda kaldık.Ama tabii sıkıntıdan patlamamak için ne yaptık,dünya alemi bize çağırdık.Cumartesi öğleye doğru aklıma esiverdi annem-teyzem-anneannem üçlüsünü aradım.Bonus olarak dayım ve eniştem de geldiler.Hamaratlığım da pek bir üstümdeydi.Müge'nin tarifiyle krem şantili kek yaptım.Evde damla çikolata kalmadığı için ekmeğe sürmelik bitter çikolata koydum.Ondan dolayı biraz melez güzeli oldu benim kek ama tadı harikaydı.Ayrıca enfes bir kısır yaptık.Yanına da ipek hanım çiftliğinden gelen mis kokulu domateslerle bir çoban salata.(Çiftlikten gelen kargodan çıkan her şey güzeldi ama tazecik ıspanaklara ve kuzu kulağına özellikle bayıldım.)





Hazır annemi bulmuşken fırsattan istifade boş saksılarıma maydanoz,nane ektirdim.Aslında bu işlerden hiç anlamıyorum.Su vermeyi hatırlarsam bile bir mucize ama kaç yıldır hep balkonumda nane,fesleğen,maydanoz ekili saksıların olmasını,ordan koparıp koparıp salatalarıma eklemeyi isterim.Ama ya ekme zamanını geçirmiş olurum,ya annem geldiğinde hazırda saksım olmaz falan filan.Sonunda bu sene başardık.Bu kadar zor elde ettikten sonra da su vermeyi unutmam herhalde.Zaten dünden beri gelip gidip seviyorum henüz toprağın altında beklemede olan tohumları.Bu arada kayınvalidemin hediyesi olan geldiğinde çiçeklerinden yaprakları görünmeyen ama nedense bizim evde hayat küsen ve benim de salonun bir köşesinde kaderine terkettiğim menekşeler yeniden tomurcuklanmaya başlamış.Nasıl sevindim.Şimdi o bir saksı menekşeye de gözüm gibi bakıyorum.



Bugün biraz kayınvalidemlere uğradıktan sonra kısa bir süre de olsa güneşin tadını çıkaralım,Deniz'i üşütmeden,yormadan geri döneriz düşüncesiyle biraz dolaşalım dedik.Ama ne mümkün.Zaten gidilecek yerler sınırlı sayıda,oralar da hıncahınç dolu,o kalabalığın içine hiç girmedik.Geri kös kös eve dönerken sakin,küçük bir çocuk parkının orda durduk.Deniz biraz salıncakta sallandı,mutlu oldu,eve döndük.Ne güzel bu kadar çabuk mutlu olması.


Hala iyileşemedi kuzucuk.Çok yükselmese de ateşi çıkıyor,sesi kart kart,öksürmekten ardarda üç cümle kuramıyor.Gece nefes alamamaktan iki dakika aynı pozisyonda uyuyamıyor.Daha kaç gün okula gidemeyecek.Ama ben onun haline hayranım.Onun durum biz büyüklerde olsa inler,mızmızlanır dururuz.O ise hiç şikayetlenmiyor bile.Yeter ki kendiyle bir oynayan olsun.

2 yorum:


LinkWithin

Related Posts with Thumbnails