Hani beylik bir laf vardır, kitaplar en iyi arkadaştır derler. Yanlış. Kitaplar değil kitaplardaki kahramanlar arkadaşım olur benim. Tüm kahramanlar da en iyi arkadaşım değildir üstelik. Tıpkı gerçek dünyada nasılsa arkadaşlar, kitaplardakiler de öyledir bence.
Kimisi candan dosttur gerçekten. Huyunu, suyunu, sözünü, sohbetini seversin, hiç yanından ayrılasın gelmez. Tıpkı son dönemlerdeki gözdem Sherlock Holmes gibi.
Kimisi öyle yer etmiştir ki kalbinde uzun süre görmediğinde buram buram gözünde tüter, yeni bir kitabı çıksa da doya doya hasret gidersem dersin, tıpkı Kvothe gibi.
Kimisiyle ortak zevklerin vardır, çok candan dost olunamayacağını bilirsin onunla ama beraber zaman geçirmekten de keyif alırsın, tıpkı Jim Qwilleran gibi.
Kimisine sinir olursun, elinden gelse aklı başına gelene kadar iyi bir pataklamak istersin ama yine de ne yapıp ettiğini merak eder etrafından ayrılamazsın, tıpkı Scarlett gibi.
Kimisinin tehlikeli olduğunu bilirsin ama aynen kitaptaki diğer hatunların yaşadığı hipnotizmaya benzer bir ruh haliyle belli bir mesafeden izlersin hep, tıpkı Şeyh Baki gibi.
Kimiyle görüşmeyeli çok uzun zaman olmuştur, nerdeyse yolda karşılaşsanız tanımazsınız birbirinizi ama yine de adı anıldıkça eski dostlar, eski dostlar kıvamında hoş bir his kaplar içini, tıpkı Malaussene gibi, tıpkı Georg gibi.
Kimisi başkasının arkadaşıdır ama öyle tatlıdır ki sen de can-ı candan seversin, tıpkı Pıtırcık gibi.
Kimisiyle mecburi bir birlikteliğin olur, hatta onlara arkadaş dahi denilemez, sinir ederler seni, yollarınız ayrılınca oh nihayet kurtuldum der, bir daha görmek istemezsin yüzlerini, tıpkı okuduğum onlarca kötü kitaptakiler gibi.
Kimisinin de ne harika olduğunu ordan burdan duyar, tanışmaya can atarsın, tıpkı daha okumadığım yüzlerce kitaptakiler gibi.
Bu günlerde arkadaşım Nehlüdof, yakında anlatırım onu da.
Peki sizin arkadaşlar kimler, neler yaparlar?
Benim Kvothe'den sonra en uzun soluklu arkadaşım bu aralar Daenerys Targaryen oldu. Game of Thrones serisine hala başlamadıysan şiddetle tavsiye ederim Özlem. Bazı yazarlar oluyor ki kitaplarını okuduktan sonra hayal güçlerine öyle hayran kalıyorum ki... İşte o yüzden bugünlerde "bir saatliğine George R. R. Martin'in kafasına sahip olmak nasıl bir şey olurdu" diye düşünüyorum sık sık... :P
YanıtlaSilSen tavsiye edersin de ben okumaz mıyım Selencim, ilk tavsiyen beni ne kadar mutlu etmişti :)
SilNe güzel bir post olmuş. Bayıldım. Bu aralar benim dostumda o zaman Turgenyevin Rudinindeki Aleksandra Pavlovna.
YanıtlaSilHenüz hiç Turgenyev okumadım ben, ama listemde var, önümüzdeki günlerde tanışmayı planlıyorum onunla artık. Hangi kitapla başlasam onu bilemiyorum yalnızca. Nasıl Rudin iyi midir?
Silgün içinde aklımın bir kenarını işgal etmelerini seviyorum
YanıtlaSilEveeet, kitabın kapağını kapattıktan sonra benim de aklımın bir köşesinde dolanmaya devam ederler :)
Siliyi yüreğine sağlık..çok güzel satırlar..
YanıtlaSilteşekkürler :)
Silben de sevdigim kitap olursa kendimi kaybediyorum adeta.icine giriyorum,bitene kadar da cikamiyorum.
YanıtlaSilAma ne kadar zevkli di mi?
Silcok sevdım blogunuzu :D
YanıtlaSilbanada beklerm sevgıler