Mamiy'le dedenin bahçeli evinin kedileri bunlar.Üzerlerindeki renk skalasından da anlaşıldığı üzere sokak kedileri kendileri.Ancak dedemiz tam bir kedi dostu olduğundan yıllardır her ahval ve şeraitte onlara yemek verip kollamayı ihmal etmemiştir.Onlar da bu ilgiyi karşılıksız bırakmayıp dedenin arabası sokağın başından görünür görünmez hangi deliktelerse ve geldiğini hepsi birden aynı anda nasıl anlıyorlarsa hemen koşup dedenin çevresini sarmayı adet haline getirmişlerdir.Hatta bazen adamcağız arabadan inince ortalıktaki kedilerden adım atmakta zorlanır ki ben buna kendi gözlerimle şahidimdir.Dedenin bu hayran kitlesi sadece bahçeli evdekilerle nam-ı diğer "kedili ev"dekilerle sınırlı değildir.Aynısından bir de sürekli oturdukları apartmanın sokağında vardır.
Dedeyle mami birkaç gün önce umreye gittiler.Dedemiz "ben yokken 15 gün bu kedicikler ne yapar,aç kalıp,perişan olmasınlar" düşüncesiyle bahçeli evdekiler için kasaba,kışlık evin ordakiler için de kapıcıya para vermiş.Ben yokken onların yemeğini aksatmayın demiş.Bunu duyunca gözlerim yaşardı.Şu zamanda başka bir canlı için bu kadar hassasiyete hayran olmamak mümkün mü?
Şu aşağıdaki iki kedi ise beni çok eğlendirdiler.Grili olan azmış bir abimiz,siyah olan ise nazlı bir hanım kızımızdı sanırım.Saatlerce erkek kedi dişiden gözünü ayırmadan peşinden koştu durdu.Kızcağız nerelere saklanacağını şaşırdı.İkisi de bir dakika rahat rahat bir yere oturamadılar.Sürekli bir kovalamaca.Biz ordan çıkarken hala ikisi de pes etmemişti.Bilmem artık bu aşk hikayesinin sonu ne oldu :)Fotoğrafta olduğu gibi siyah kedi sürekli kendine mola için daracık,keşfetmesi zor yerler seçiyordu ama gri ona yaklaşmanın bir yolunu mutlaka buluyordu.
Arada kedilerden gözümü alabildiğim zamanlarda doğanın yeni uyanışını seyrettim,canlandım.Aslında hayat ne keyifli.Biz zorlaştırıyoruz onu galiba...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder